XBOXCAFE OYUNCU TOPLULUĞU PLATFORMU( www.xboxcafe.com.tr ) 2008 - 2022
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

XBOXCAFE OYUNCU TOPLULUĞU PLATFORMU( www.xboxcafe.com.tr ) 2008 - 2022

Hoşgeldiniz!, Misafir
6126 Gündür yayındayız Toplam Mesajınız: 16777215
 
AnasayfaXboxcafeAramaLatest imagesHtml Deneme AlanıKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum
En son konular
» gamestockcity (instagram)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Ptsi Kas. 28, 2022 9:01 pm

» İngilizce Öğreniyorum Ders 5 (Bahar Şahin)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:22 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 4 (Bahar Şahin)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:20 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 3 (Bahar Şahin)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:17 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 2 (Bahar Şahin)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:14 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 1 (Bahar Şahin)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:12 am

» P1-P2 Kardeşlik Hesabi Anlatim
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Paz Kas. 20, 2022 12:28 pm

» Oyuncu isimleri paylaşım alani
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Paz Kas. 20, 2022 11:58 am

» PES 2015 SATİLİK VEYA TAKASLİK (100 TL)
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream Paz Kas. 20, 2022 11:47 am

» GAMEPASS 3 YILLIK ALMA TAKTİĞİ
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimetarafından Blackdream C.tesi Kas. 12, 2022 11:01 pm

Kimler hatta?
Toplam 192 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 192 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 262 kişi Perş. Mart 29, 2018 2:45 pm tarihinde online oldu.
Veterans FC
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Img-2010

 

 Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Blackdream
Yönetici
Yönetici
Blackdream


Erkek
Zodyak : Akrep
Mesaj Sayısı : 56296
Yaş : 36
Nereden : Bursa
İş : Makine Teknikeri
Kayıt tarihi : 24/01/08
Rep Puanı : 28
Rep Puanı : 232054

Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Empty
MesajKonu: Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari   Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimeSalı Nis. 07, 2009 6:46 pm

Türkler, tarihin eski devirlerinde olduğu gibi bugün de varlıklarını
oldukça geniş bir coğrafyada sürdürmektedir. Dünya haritasına
baktığımız zaman doğuda Moğolistan ve Çin içlerinden, batıda Viyana’ya;
kuzeyde Sibirya’dan, güneyde Bağdat, Lübnan sınırı ve Kıbrıs içlerine
kadar uzanan büyük coğrafyaya Türklerin yayıldıklarını görürüz. Türk
milleti, bu geniş coğrafya içinde yer alan Moğolistan, Çin, Rusya,
Afganistan, Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan,
Özbekistan, İran, Irak, Suriye, Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti,
Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ve Polonya’da
yaşamaktadır.

Günümüz şartları içerisinde eğitim, iş gibi çeşitli sebeplerle farklı
bölgelerde yaşamak durumunda olan Türkleri de buna dahil edersek bu
alan daha da genişlemektedir.

Dünya Türklüğü yönlere göre adlandırılırken Hazar’ın batısında ve
güneyinde kalan Türkler Batı Türklüğü; Hazar’ın doğusunda kalan Türkler
Doğu Türklüğü; Karadeniz, Kafkaslar ve Hazar’ın kuzeyinde kalanlar
Kuzey Türklüğü olarak adlandırılır.

Yönlere göre dünya Türklüğü şu şekilde ayrılmaktadır:
A. Batı Türklüğü

1. Türkiye Türkleri
2. Rumeli Türkleri (Yunanistan, Bulgaristan ve Yugoslavya’da; ayrıca Moldavya ve Bulgaristan’daki Gagavuzlar)
3. Kıbrıs Türkleri
4. Suriye Türkleri
5. Irak Türkleri
6. Azerbaycan Türkleri (Kuzey Azerbaycan, Gürcistan ve Ermenistan ile İran’daki Güney Azerbaycan’da)

B. Doğu Türklüğü

1. Batı Türkistan Türkleri (İran’ın Horasan bölgesinde, Afganistan’ın
kuzeyinde ve dağılan Sovyetlerdeki Türkmen, Özbek, Karakalpak, Kazak ve
Kırgız Türkleri)
2. Doğu Türkistan Türkleri (Çin’in batı bölgesinde- Doğu Türkistan’daki Uygur ve Kazak Türkleri)

C. Kuzey Türklüğü

1. Sibirya Türkleri (Yakutlar)
2. Abakan Türkleri (Tuvalar ve Hakaslar)
3. Altay Türkleri
4. İdil-Ural Türkleri (Kazan ve Batı Sibirya Tatarları, Başkurtlar ve Çuvaşlar)
5. Kafkas Türkleri (Kafkasların kuzeyindeki Karaçay, Malkar (Balkar), Nogay ve Kumuk Türkleri)
6. Kırım Türkleri (Özbekistan, Kırım, Türkiye ve Romanya’da)
7. Karay Türkleri (Polonya ve Litvanya’da)

Bütün bu alanlarda konuşulan Türk dilinin biri Yakutça diğeri Çuvaşça olmak üzere iki uzak lehçesi vardır.

Yakutça ve Çuvaşça, Türk dilinin metinlerle takip edilebilen
devirlerinden daha önceki çağlarda ayrıldıkları ve ana Türk kitlesi ile
temasları kesildiği için ayrı birer lehçe karakteri kazanmışlardır.
Esasen Yakutça ve Çuvaşça, yüzyıllar boyunca birer konuşma dili olarak
kullanılmış, ancak 19. ve 20. yüzyıllarda yazı dili haline gelmiştir.
Bugün her iki lehçe de kiril alfabesini kullanmaktadır.

Yakutlar, Sibirya’da, batıdan doğuya, Katanga, Ölenek, Lena ve
Kamçatka’ya doğru Kolima ırmakları çevresinde yaşarlar. Bu bölge siyasî
olarak Rusya’ya bağlı Yakutistan Muhtar Cumhuriyeti adını alır.
Yakutların nüfusu 400.000’e yakındır.

Çuvaşlar, Moskova ile Kazan arasında, İdil (Volga) ırmağı boylarında
yaşamaktadırlar. Esas kitle Çuvaşistan Muhtar Cumhuriyetindedir.
Tataristan ve Başkurdistan Muhtar Cumhuriyetlerinde yaşayanları da
vardır. Nüfusları iki milyon kadardır.

Çeşitli lehçelere ayrılan Türkçe için bugüne kadar pek çok
sınıflandırma denemesi yapılmıştır. Bu denemeler çok ayrıntılı ve
birbirinden oldukça farklıdır. Hemen hemen her birinde ayrı bir ölçü
kullanılmış, pek çoğunda tarihî Türk lehçeleri ile bugünküler birbirine
karıştırılmıştır. Yazı dillerine göre yapılacak bir sınıflandırma hem
daha sade olacak, hem de bugünkü durumu daha iyi yansıtacaktır.

Başlangıçtan 13. yüzyıla kadar Türkçenin tek yazı dili vardı. Bu yazı
dili bütün Türkler için ortaktı. 13. yüzyılda Türk yazı dili,
Kuzey-Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrılmış ve 19. yüzyıla kadar bu
şekilde gelmiştir. 6-7 asır boyunca, bütün doğu ve kuzey Türklüğü
Kuzey-Doğu Türkçesini; bütün batı Türklüğü de Batı Türkçesini
kullanmışlardır. Rus istilasından sonra, 19. yüzyılda batı kolu içinde
Azerbaycan; Çin istilasından sonra da Kuzey-Doğu kolu içinde Kazan
Türkçeleri ayrı birer yazı dili hâline gelmeğe başlamış; 1917 Bolşevik
ihtilalinden sonra ise başlıca Türk ağızları, Ruslar tarafından ayrı
birer yazı dili hâline getirilmiştir.

Böylece ortaya çıkan bugünkü yazı dilleri şöyle sınıflandırılabilir:

A. Batı Türkçesi (Güney-Batı Türkçesi)

1. Türkiye Türkçesi: Türkiye ve KKTC’de; Irak, Suriye, Yunanistan,
Bulgaristan, Yugoslavya’daki Türkler arasında; Rusya’daki Ahıska
(Meshet) Türkleri arasında ve Avrupa’daki, Amerika’daki,
Avustralya’daki, Arap ülkelerindeki Türk vatandaşları arasında,
2. Gagavuz Türkçesi: Moldavya, Ukrayna, Bulgaristan ve Romanya’daki Türkler arasında,
3. Azerbaycan Türkçesi: Kuzey Azerbaycan’da (Azerbaycan ve Gürcistan’da), Güney Azerbaycan’da (İran’da),
4. Türkmen Türkçesi: Türkmenistan’da, İran’ın Horasan bölgesinde;
Afganistan ve Pakistan’daki Türkmenler arasında konuşulmaktadır.

B. Kuzey-Doğu Türkçesi (Doğu Türkçesi)

1. Özbek Türkçesi: Özbekistan’da, Afganistan ve Pakistan’daki Özbekler arasında,
2. Uygur Türkçesi: Doğu Türkistan’da (Çin) ve Kazakistan’daki Uygur Türkleri arasında,
3. Kazak Türkçesi: Kazakistan’da ve Doğu Türkistan’daki (Çin) Kazak Türkleri arasında,
4. Kırgız Türkçesi: Kırgızistan’da ve Doğu Türkistan’daki Kırgızlar arasında,
5. Kazan (Tatar) Türkçesi: Tatar Muhtar Cumhuriyeti’nde,
6. Başkurt Türkçesi: Başkurdistan’da,
7. Kırım Türkçesi: Kırım’da, Romanya’daki Kırım Türkleri arasında,
8. Karakalpak Türkçesi:Aral gölü çevresinde Karakalpaklar arasında,
9. Altay Türkçesi: Altay Muhtar Cumhuriyeti’nde,
10. Hakas (Abakan) Türkçesi: Dağılan Sovyetler’deki Hakas Türkleri ve Çin’in Kansu Eyaletindeki Hakaslar arasında,
11. Tuva Türkçesi: Tuva Muhtar Cumhuriyeti’nde ve Moğolistan’daki Tuvalar arasında konuşulmaktadır.
12. Kuzey Kafkasya’da ise, Nogay, Karaçay, Malkar (Balkar) ve Kumuk Türkçeleri konuşulmaktadır.

Sovyet politikasının bir sonucu olarak eski Sovyetlerdeki nüfus
dağılımının çeşitlilik gösterdiğini hatırlatmakta yarar vardır. Günümüz
için bile meselâ, Türkmenistan denilince nüfusunun çoğunluğunu Türkmen
Türklerinin oluşturduğu ülke akla gelmektedir. Ancak sayıları az
olmakla beraber milliyetleri farklı grupların yanında değişik Türk
boylarından Türklerin de bu ülke sınırları içinde yaşadığını
belirtelim. Bu durum, diğer Türk Cumhuriyetleri için de geçerlidir.
Türkçenin konuşulduğu yerleri değerlendirirken bu özellik de göz önünde
bulundurulmalıdır.

Günümüzde Türk dili, üç değişik alfabe ve yirmiden fazla yazı diliyle
varlığını devam ettirmektedir: Türkiye, KKTC, Yunanistan, Bulgaristan
ve Yugoslavya’daki Türkler Lâtin temeline dayalı Türk alfabesini;
dağılan Sovyetlerdeki Türkler kiril harflerine dayalı alfabeleri; Çin,
İran, Afganistan ve Irak’taki Türkler, Arap harflerine dayalı
alfabeleri kullanmaktadırlar. Azerbaycan, Türkmen, Özbek, Kırım,
Gagavuz ve Karakalpak Türkleri Lâtin temeline dayalı alfabelere geçiş
yapmışlardır. Türk Cumhuriyetleri ve muhtar cumhuriyetlerden
bazılarında ise Lâtin temeline dayanan alfabeye geçiş hazırlıkları
devam etmektedir.

Burada saydığımız Türk yazı dillerinden Türkiye Türkçesine en uzak
olanları Altay ve Tuva-Hakas Türkçeleridir. Bunun sebebi hem coğrafî
uzaklık hem de kültür farklılığıdır. Esasen Altay ve Tuva-Hakas
Türkçeleri, asırlarca sadece konuşma dili olarak kullanılmış, son
yıllarda yazı dili haline getirilmiştir.

Türkçenin Kuzey- Doğu koluna giren yazı dilleri kendi aralarında; Batı
koluna giren yazı dilleri de kendi aralarında birbirine çok yakındır.
Meselâ bir Azerbaycan Türkü ile, Türkiye Türkü daha ilk
karşılaşmalarında yüzde 80-90 oranında anlaşabilirler. Türkiye’ye gelen
bir Azerbaycan Türkü veya Azerbaycan’a giden bir Türkiye Türkü en geç
bir hafta içinde yüzde yüze yakın bir anlaşma seviyesine ulaşırlar.

Kuzey-Doğu koluna giren Özbek ile Uygur Türkçesi, yahut Kırgız Türkçesi
ile Kazak Türkçesi arasındaki durum da aynıdır. Gerçekte Türkçenin
Kuzey-Doğu ve Batı olmak üzere iki yazı dili vardır. Diğerleri aslında
birer “ağız”, birer “konuşma dili” iken son asırlarda yapay olarak
yaratılmış yazı dilleridir. Bunlar arasındaki temaslar kesilmekte, her
birinin ağız malzemesi olan gramer şekilleri ve kelimeler yazılı
eserlere geçirilmekte ve böylece farklılıklar artırılmaya
çalışılmaktadır. Bunun yanında Türkiye Türkçesinde meydana getirilen
yeni kelimeler de diğer Türk yazı dillerinde bulunmadığı için
farklılığı artıran bir sebep olmaktadır. Meselâ hayat ve zevk gibi
kelimeler hemen hemen bütün Türk yazı dillerinde vardır; fakat yaşam’ı
ve beğeni’yi hiçbiri tanımaz.

1920’lerden itibaren ağızları ayrı yazı dilleri haline getirilen
Rusya’daki Türk kavimlerinin birbirleriyle temasları da kesilerek
anlaşma imkânları kaldırılmak istenmiştir. Bu durumu şöyle bir örnekle
açıklayabiliriz: Söz gelişi Muğla ağzında bulunan “gelibatı, gidibatı,
alıyomas” gibi şekiller ve yazı dilimizde bulunmayan Muğla ağzına
mahsus yüzlerce kelime gazetelere, dergilere, kitaplara geçirilerek
ayrı bir yazı dili oluşturulursa ve bu dili kullananlar bizlerle elli
yıl temas ettirilmezse anlaşmayı az çok zorlaştıran bir durum ortaya
çıkar. Aslında Azerbaycan Türkçesi ile Türkiye Türkçesi arasındaki
fark, hemen hemen Muğla ağzı ile yazı dilimiz arasındaki fark kadardır.
Hatta Doğu Karadeniz ağzı daha da farklıdır; Rizeli Türk celdum,
Azerbaycan Türkü geldim der. Bugün, aradaki temas kopukluğu yavaş yavaş
ortadan kalkmaktadır.

Daha 13. yüzyılda iki ayrı yazı dili haline gelmiş bulunan Batı
Türkçesi ile Kuzey-doğu Türkçesi arasındaki fark bugün biraz daha
fazladır. Ancak bu fark, anlaşmayı tamamen ortadan kaldıracak kadar
değildir. Çeşitli sebeplerle Türkiye’ye gelmek zorunda kalan Kazak,
Uygur, Özbek Türkleri; en geç bir ay içinde Türkiye Türkçesini anlar
hale gelmekte; öğrenim için Türk cumhuriyetlerinden ve akraba
topluluklarından Türkiye’ye gelen, bulundukları sınıflara intibak
ettirilen öğrenciler, fazla güçlük çekmeden dersleri takip
edebilmektedirler. Yabancı bir dili konuşanlar için bu intibak mümkün
değildir.

Türk dilinin bugünkü durumu ve yayılma alanları genel çizgileriyle böyledir. Ancak birkaç noktayı daha belirtmek gerekir:

Rumeli Türklerinin büyük ekseriyeti Türkiye’ye göçmüş bulunmaktadır.
1912’den önce Bulgaristan ve Batı Trakya’daki Türklerin sayısı, şimdi
oralarda bulunan milletlerin sayısından fazlaydı. Batı Trakya
bölgesinde ve Ege adalarında kalan 190.000 kadar Türk ile Kıbrıs ve
Yugoslavya’daki Türkler, Türkiye Cumhuriyetinin resmî alfabesini ve
yazı dilini kullanmaktadır.

Irak Türkleri yazı dili olarak Türkiye Türkçesini kullanırken, Arap
harfli Türk alfabesiyle yazmaktadırlar. Irak Türklerinden de Türkiye’ye
göçenler bulunmaktadır.

Suriye’nin kuzeyinde ve Lâzkiye bölgesinde yaşayan Türklerin herhangi
bir neşriyatı yoktur. Bunlar Türkiye Türkçesinin Güneydoğu ağızlarına
yakın bir ağızla konuşurlar.

İran’daki Azerbaycan Türkleri, şahlık rejiminin sonuna kadar yayın
faaliyetinde bulunamıyorlardı. 1978’den beri Azerbaycan Türkçesiyle
gazete, dergi ve kitap çıkarmakta ve radyo yayını yapmaktadırlar.
Kullandıkları alfabe, Arap harfli Türk alfabesidir.

Kırım Türkçesi aslında Kuzey-Doğu Türkçesinin bir kolu olmakla birlikte
Kırım, 1475-1774 yılları arasında 300 yıl Osmanlı idaresinde
kaldığından büyük ölçüde Batı Türkçesinden etkilenmiştir. 1783 yılında
Rus hakimiyetine giren Kırım Türklerinin büyük çoğunluğu muhtelif
tarihlerde Romanya ve Türkiye’ye göçmüşlerdir. Türkiye’dekiler konuşma
dili olarak Kırım Türkçesini hâlâ kullanmakta, yazı dili olarak Türkiye
Türkçesine bağlı bulunmaktadırlar. Kırımlılardan tahminen 40-50 bin
kişilik bir grup da ABD ve Kanada’da yaşamaktadır.

Rus hakimiyetinden sonra, geçen asrın ikinci yarısında Kuzey
Kafkasya’daki bazı Karaçay ve Kumuk Türkleri de Anadolu’ya
göçmüşlerdir. Anadolu’nun çeşitli bölgelerine yerleştirilen
Karaçaylarla, Kumuklar kendi ağızlarını konuşma dili olarak hâlâ
kullanmaktadırlar. Türkiye’de, sayıları birkaç bin civarında Kazan ve
Batı Sibirya Tatarı da bulunmaktadır. Birkaç bin Tatar da Finlandiya’da
yaşamakta ve Latin harflerine dayalı bir alfabe kullanmaktadır.

Kafkasya’daki Karaçay ve Malkar (Balkar) Türkleri 1944 yılında
Sibirya’ya sürülmüş, 1958’de tekrar yurtlarına dönmelerine izin
verilmiştir. Bir kısmı hâlâ sürgünde bulunmaktadır.

1989 nüfus sayımında Sovyetler Birliği’nde 207.369 kişi Türk
gösterilmiştir. Sovyetler Birliği’nin resmî politikasında oradaki Türk
boylarının Türk olduğu kabul edilmemekte; her biri Özbek, Kazak, Azerî
vb. adlarla ayrı millet sayılmakta; dilleri de ayrı dil kabul
edilmektedir. Nüfus sayımında Türk olarak geçen 207.369 kişi ise Posof
(Kars) sınırına yakın bölgelerde oturan Ahıska (Meshet) Türkleridir.
Ahıska Türklerinin önemli bir kısmı hâlâ Taşkent civarında
yaşamaktadır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.xboxcafe.com.tr
Blackdream
Yönetici
Yönetici
Blackdream


Erkek
Zodyak : Akrep
Mesaj Sayısı : 56296
Yaş : 36
Nereden : Bursa
İş : Makine Teknikeri
Kayıt tarihi : 24/01/08
Rep Puanı : 28
Rep Puanı : 232054

Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Empty
MesajKonu: Geri: Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari   Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari Icon_minitimeSalı Nis. 07, 2009 6:46 pm

Uzun mücadeleler sonunda Doğu Türkistan’da 1944-1949 yılları arasında
“Şarkî Türkistan Cumhuriyeti” kurulmuş, fakat Çinliler tarafından göçe
zorlanmaları üzerine birkaç bin Kazak ve Uygur 1953-1954 yıllarında
Pakistan ve Hindistan üzerinden Türkiye’ye iltica etmiştir. Bir kısmı
ise Suûdî Arabistan’a göçmüştür.

Son olarak Afganistan’da meydana gelen olaylar, Güney Türkistan denilen
Afgan Türkistanı’ndaki Özbek, Türkmen, Kazak ve Kırgızların önemli bir
kısmının Pakistan’a sığınmasına yol açmıştır. Bunlardan 5.000 kadarı
Türkiye’ye göçmen olarak kabul edilmiştir.

Türkiye Türklerinden sayıları milyonlarla ifade edilebilecek miktarda
Türk’ün, başta Almanya olmak üzere Avrupa ve Arap ülkelerine hatta
Amerika ve Avustralya’ya beyin ve iş gücü dolayısıyla gittiklerini, bir
kısmının oralarda kaldıklarını kaydetmek lâzımdır. Kıbrıs Türklerinin
önemli bir bölümü Türkiye’ye göçmüş, 80.000 kadarı İngiltere’ye
yerleşmiş, 200.000 kadarı ise KKTC’de kalmıştır.

Bugün dünyada Türkçe konuşan kişiler için kesin bir sayı vermek, mevcut
istatistiklerin ve rakamların çok eski ve sağlıksız olması yüzünden
oldukça zor olmakla birlikte tahminler 200-250 milyon civarındadır.
Pratik bir hesapla her 100 Türk’ten 40’ı Türkiye ve Kıbrıs’ta; 40’ı
Orta Asya’daki Türk cumhuriyetlerinde ve muhtar cumhuriyetlerle
Rusya’da; 10’u diğer ülkelerde yaşamaktadır. Kalan 10’u ise Çin Halk
Cumhuriyeti’nin idaresinde (Doğu Türkistan’da) varlığını devam
ettirmektedir. Dünya dilleri sıralamasında ise “başka dil ailelerinin
üyeleri ile karşılaştırılırsa, bütün lehçe ve şiveleriyle Türk Dili
Çin, Hind, Roman, Cermen, Slav, Arap ve İndonezya’dan sonra sekizinci
sırada yer alır.” [1]

Türk dilinin bugünkü durumu için tablonun çok iç açıcı olduğunu
söylemek zordur. Osmanlı Türkçesinin çekildiği yerlerde Türkçe gittikçe
zayıflamaktadır. Dağılan Sovyetlerdeki Türk yazı dillerine Rusça
kelimeler sokulmuş, uygulanan alfabelerle bazılarının fonetik sistemi
alt üst edilmiştir. Türkiye’de batı dillerine ait kelimelerin istilası
yanında, sadeleşme adına kültürsüz ve medeniyetsiz bir kabile diline
doğru hızla yol alınmaktadır. Türkçenin zenginliklerinden, anlatım
kolaylıklarından, inceliklerinden yararlanılamamaktadır. Kaba sözlerin
ve argonun kullanımındaki sıklık her geçen gün artmaktadır. Sezgiye
dayalı bir anlaşma yolu tercih edilerek günlük kullanımdaki kelimelerin
sayısında bir azalma görülmektedir. Basın yayın organlarında ana
dilimize gereken önemin verilmemesi, saygının gösterilmemesi, bu
alandaki kontrolsüzlük ve Türkçeyi Koruma Kanunu’nun çıkarılamaması
sebebiyle olumsuz bir gelişme gözlenmektedir.

Bu olumsuzlukların yanında Türk dili ve Türklük âlemi açısından son
yıllarda -aşağıda bazılarını sıraladığımız- sevindirici gelişmelerin
olduğunu da belirtelim:
 Sürekli Türk dili kurultaylarında, Türk dünyasından bilim adamlarının
da katılımlarıyla Türk dilinin bugünkü meseleleri, ortak yazı dili,
ortak alfabe gibi konular tartışılarak bu yolda epeyce mesafe
alınmıştır.
 Düzenli olarak, Türk devletleri ve topluluklarıyla dostluk, kardeşlik ve işbirliği kurultayları yapılmaktadır.
 Türkçe konuşan ülkelerin devlet başkanları her yıl bir araya gelerek Türk dünyasının sorunlarını tartışmaktadırlar.
 Fen-Edebiyat Fakültelerinin bazılarında, Çağdaş Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Bölümleri açılmıştır.
 Kazakistan’daki Ahmet Yesevî Uluslararası Türk-Kazak Üniversitesi’nde
1991’den beri Türkçe öğretim devam etmektedir. Yine Kırgızistan’daki
Bişkek Manas Üniversitesinde de Türkçeyle eğitim yapılmaktadır. Ayrıca
Türk Cumhuriyetlerinden bazılarındaki üniversitelerde Türk Dili ve
Edebiyatı Bölümleri açılmıştır.
 Millî Eğitim Bakanlığınca, Türk Cumhuriyetlerinde açılan Türkiye
Türkçesi Eğitim Öğretim Merkezleri, İlköğretim Okulları ve Anadolu
Lisesi statüsündeki okullarda eğitim öğretim devam etmektedir.
 Orta dereceli okullarımızdaki Türk Dili ve Edebiyatı dersinin
müfredat programına dış Türklerin edebiyatlarından örnekler de dahil
edilmiştir.
 Türk Cumhuriyetlerinden ve akraba topluluklarından gelerek Türkiye’de
yüksek öğrenim gören gençler, eski bağların yeniden canlanmasında köprü
görevini üstleniyorlar. ÖSS’de Türk cumhuriyetlerindeki üniversiteleri
tercih ederek aynı maksatla buralara giden gençler, soydaşlarıyla
kaynaşma imkânını da buluyorlar.
 Çağdaş Türk lehçelerinin çoğunun grameri Türkiye Türkçesiyle de
yazılmıştır. Yeni bir alan olarak lehçelerle ilgili çalışmalar ağırlık
kazanmıştır.
 Ortak Türk edebiyatı ve ortak tarih projesi tamamlanmak üzeredir.
 Türk Cumhuriyetlerinin tarihi konusunda müstakil kitaplar, farklı alfabelerle basılmıştır.
 Sözlüklerle ilgili çalışmalar devam etmektedir. Türkmen Türkçesi
Sözlüğü, Gagauz Türkçesinin Sözlüğü, Karaçay Lehçesi Sözlüğü,... gibi
sözlüklerden bir kısmı Türkiye Türkçesiyle yayınlanmıştır.
 Karşılaştırmalı Türk Lehçeleri Sözlüğü, 1991 yılında tamamlanarak basılmıştır.
 Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü, epeyce uzun bir zamandan beri
yayınladığı Türk Kültürü adlı dergisinde Türk dünyasıyla ilgili
geliş¬melere, yeniliklere, kültür faaliyetlerine yer vermektedir.
 Türk Dil Kurumu, altı ayda bir yayınladığı Türk Dünyası Dil ve
Edebiyat dergisinde Türk lehçeleriyle ilgili yazılara yer vermektedir.
 Yıllardan beri yayınlanan Kardaş Edebiyatlar dergisini de burada özellikle anmak gerekir.
 Ankara Üniversitesi TÖMER, 1995 yılından beri iki ayda bir Türk Lehçeleri ve Edebiyatları Dergisi’ni çıkarmaktadır.
 Bir çoğu T.C. Kültür Bakanlığı tarafından yayınlanan, Türk lehçeleri
ve edebiyatlarından seçmelerle oluşturulan antolojileri ve bu
lehçelerin seçkin edebî eserlerini Türkiye Türkçesine aktarılmış
şekliyle bulmak mümkündür.
 Ankara’da yıllardan beri yayınlanan Emel ve Emel’imiz KIRIM dergileri
Kırım ve Kafkas Türklerinin dil ve edebiyatlarından örnekler
vermektedir.
 Türkiyeli iş adamlarının Orta Asya’nın hemen her yerindeki ticarî
faaliyetleri, buralarda Türkiye Türkçesini öğrenmeyi cazip hâle
getirerek Türkçenin İngilizce’den daha muteber bir dil olmasını
sağlamıştır.
 Türk boylarının yaşadıkları yerleri, 1990 yılı öncesinde haritada
gösteremeyecek vatandaşlarımız bile ticarî faaliyetlere katılma veya
inşaat sektöründe çalışma gibi sebeplerle bu yerleri artık çok iyi
bilmektedirler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.xboxcafe.com.tr
 
Türk Dilinin Bugünkü Durumu Ve Yayilma Alanlari
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Pr ve Sitenizin Durumu
» HAVA DURUMU
» Durumu 'Berbat'ov

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
XBOXCAFE OYUNCU TOPLULUĞU PLATFORMU( www.xboxcafe.com.tr ) 2008 - 2022 :: www.webyardim.org Forumu :: WEBYARDİM FORUMU İCİN TİKLAYİN :: AÇIK ÖĞRETİM FAKULTESİ (Anadolu Üniversitesi) :: Ders Notları & İpuçları :: 4. Sınıf Ders Notları-
Buraya geçin: