XBOXCAFE OYUNCU TOPLULUĞU PLATFORMU( www.xboxcafe.com.tr ) 2008 - 2022
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

XBOXCAFE OYUNCU TOPLULUĞU PLATFORMU( www.xboxcafe.com.tr ) 2008 - 2022

Hoşgeldiniz!, Misafir
5939 Gündür yayındayız Toplam Mesajınız: 16777215
 
AnasayfaXboxcafeAramaLatest imagesHtml Deneme AlanıKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Giriş yap
Kullanıcı Adı:
Şifre:
Beni hatırla: 
:: Şifremi unuttum
En son konular
» gamestockcity (instagram)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Ptsi Kas. 28, 2022 9:01 pm

» İngilizce Öğreniyorum Ders 5 (Bahar Şahin)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:22 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 4 (Bahar Şahin)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:20 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 3 (Bahar Şahin)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:17 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 2 (Bahar Şahin)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:14 am

» İngilizce Öğreniyorum Ders 1 (Bahar Şahin)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Perş. Kas. 24, 2022 12:12 am

» P1-P2 Kardeşlik Hesabi Anlatim
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Paz Kas. 20, 2022 12:28 pm

» Oyuncu isimleri paylaşım alani
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Paz Kas. 20, 2022 11:58 am

» PES 2015 SATİLİK VEYA TAKASLİK (100 TL)
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream Paz Kas. 20, 2022 11:47 am

» GAMEPASS 3 YILLIK ALMA TAKTİĞİ
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimetarafından Blackdream C.tesi Kas. 12, 2022 11:01 pm

Kimler hatta?
Toplam 33 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 33 Misafir :: 1 Arama motorları

Yok

Sitede bugüne kadar en çok 262 kişi Perş. Mart 29, 2018 2:45 pm tarihinde online oldu.
Veterans FC
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Img-2010

 

 Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ...

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
www.webyardim.org
Yönetici
Yönetici
www.webyardim.org


Erkek
Zodyak : Aslan
Mesaj Sayısı : 7579
Yaş : 35
Nereden : BURSA
Kayıt tarihi : 26/08/09
Rep Puanı : -1
Rep Puanı : 16240

Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Empty
MesajKonu: Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ...   Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ... Icon_minitimePaz Nis. 04, 2010 5:11 am

Peygamberimiz
(sav) de ırkçılığın çok yaygın olduğu kavmine insanlar arasındaki etnik
farklılıkların hiçbir öneminin olmadığını, herkesin Allah Katında eşit
olduğunu, önemli olanın Allah'a samimi kalple iman etmek olduğunu
bildirmiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed, kavmini Allah'a iman etmeye
davet ederken, insanlar arasında hiçbir ayrım yapmamalarını emretmiş ve
şöyle demiştir:

"Ey insanlar dikkat ediniz! Rabbiniz tektir. Arabın, Arab olmayana,
Arab olmayanın Arab'a, siyahın kırmızıya, kırmızının siyaha, takvadan
öte, hiçbir üstünlüğü yoktur. Şüphesiz Allah Teala Katında en
üstününüz, Allah Teala'dan en çok korkanınızdır." 2

Peygamberimiz (sav), Allah'ın insanları yoktan var ettiğini, herkesin
eşit olarak yaratıldığını ve herkesin Allah Katında yapayalnız, yalın
bir şekilde hesaba çekileceğini, bu nedenle kişilerin soylarına bakarak
bir üstünlük arayışı içerisinde olmalarının çok büyük bir yanlış
olduğunu da açıklamıştır.

Ebu Hureyre (R.A)'dan, Resullullah (sav) şöyle buyurdu:

"Ey insanlar! Hepiniz Adem'in çocuklarısınız. Adem'se topraktan
yaratılmıştır. İnsanlar muhakkak ve muhakkak ırklarıyla övünmeyi
bırakmalılar."3

Bir başka hadisinde ise Hz. Muhammed (sav), insanlar arasında takva dışında bir üstünlük olamayacağını şöyle ifade eder:

"Sizin şu soyunuz-sopunuz kimseye üstünlük ve kibir taslamaya vesile
olacak şey değildir. (Ey insanlar)! Hepiniz Adem'in çocuklarısınız.
Hepiniz bir ölçek içindeki birbirine müsavi buğday taneleri
gibisiniz� Halbuki, hiç kimsenin kimseye din ve takva
müstesna üstünlüğü yoktur. Kişiye kötü olması için; başkalarını
yermesi, küçük görmesi, cimri, kötü huylu, had ve hududu aşmış olması
yeter."4

Peygamber Efendimiz tüm hayatı boyunca insanlara kendi cahil ve sapkın
inançlarını bir yana bırakıp, Kuran'da emredilen bakış açısıyla
yaşamalarını öğütlemiştir. Kuran'da ise ırkçı bir tutum "soy
koruyuculuğu" olarak isimlendirilmiş, ve insanların bu konudaki hırslı
tutumları eleştirilmiştir. Bu konudaki bir ayet şöyledir:

Hani o inkar edenler, kendi kalplerinde, 'öfkeli soy koruyuculuğu'nu
(hamiyeti), cahiliyenin 'öfkeli soy koruyuculuğunu'
kılıp-kışkırttıkları zaman, hemen Allah; elçisinin ve mü'minlerin
üzerine '(kalbi teskin eden) güven ve yatışma duygusunu' indirdi ve
onları "takva sözü" üzerinde 'kararlılıkla ayakta tuttu." Zaten onlar
da, buna layık ve ehil idiler. Allah, herşeyi hakkıyla bilendir. (Fetih
Suresi, 26)

Allah'ın yukarıdaki ayetiyle dikkat çekilen bu çağrıya uyan
Müslümanlar, hem Peygamberimiz (sav) döneminde hem de ondan sonra gelen
adil yöneticilerin dönemlerinde huzur ve güven içerisinde yaşamışlardır.

Peygamberimiz (sav) döneminde Ehli Kitapla ve müşriklerle imzalanan anlaşmalar toplumda adaleti sağlamıştır

Peygamber Efendimiz Mekke'den Medine'ye hicret ettikten sonra, çok
farklı insan topluluklarıyla karşılaşmıştır. O dönemde, Medine'de büyük
bir etkinliğe sahip olan Yahudiler, Hıristiyan toplulukları ve o güne
kadar İslam'a girmemiş, eski dini anlayışlarını sürdüren müşrikler
birarada yaşamaktaydı. Hz. Muhammed (sav) böyle bir ortamda, toplumsal
birliği ve barışı sağlamak amacıyla Medine'deki kozmopolit yapıyı
çeşitli sosyal sözleşmelerle kaynaştırmış, yüzden fazla topluluk ile
bazen mektupla bazen de bizzat kendisi konuşarak çeşitli anlaşmalar
yapmış, onlarla uzlaşmaya varmıştır.5 T.W. Arnold, Peygamber
Efendimizin kurduğu bu toplumsal birliğin önemini şu şekilde ifade
etmektedir:

"Önceleri tek bir emire kesinlikle itaat etmemiş olan o Arabistan,
birdenbire siyasi bir birlik haline geliverdi ve o mutlak amire
kendisini teslim etti. Yüz kadar küçük sosyal gruptan meydana gelmiş
olan ve sürekli olarak birbirleriyle karşılıklı düşmanlıklarda bulunan
küçük-büyük nice kabilelerden Hz. Muhammed (sav) bir birlik meydana
getirdi."6

Kuran'da pek çok ayetle de bildirildiği gibi diğer dinlerden insanlarla
hoşgörü içinde yaşamak, İslam ahlakının öngördüğü bir ahlaktır. Allah
ayette bir Müslümanın her kutsal kitaba inanması ve onların inançlarına
saygı duyması gerektiğini şu şekilde emretmektedir:

Şu halde, sen bundan dolayı davet et ve emrolunduğun gibi doğru bir
istikamet tuttur. Onların heva (istek ve tutku)larına uyma. Ve de ki:
"Allah'ın indirdiği her kitaba inandım. Aranızda adaletli davranmakla
emrolundum. Allah, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim
amellerimiz bizim, sizin amelleriniz sizindir. Bizimle aranızda
'deliller getirerek tartışma (ya, huccete gerek)' yoktur. Allah bizi
biraraya getirip-toplayacaktır. Dönüş O'nadır." (Şura Suresi, 15)

Yukarıdaki ayette bir Müslümanın diğer dinlerden insanlarla ilişkisinin
nasıl olması gerektiği tarif edilmektedir. Müslümanlar da, peygamber
ahlakını kendilerine örnek alarak tüm insanlara karşı aynı adaletli ve
hoşgörülü tavrı göstermekle sorumludurlar. Bu kişi Yahudi, Hıristiyan,
müşrik, Budist ve hatta ateist olabilir. Neye ve kime inanırsa inansın,
ya da hiçbir inancı olmasın Allah'ın emrettiği bu adil ve dürüst
tavırlar kaçınılmaz olarak her birinin üzerinde çok olumlu etki
uyandıracak, kalbinin İslam'a ısınmasına vesile olacaktır.

Peygamberimiz (sav)'in Medine'ye gelip, kardeşliği ve hoşgörüyü
pekiştirmesi farklı ırklara, dinlere ve dillere sahip gruplara ait
insanların birarada huzur içerisinde yaşayabileceğini de ispatlamıştır.
Onun barış ve hoşgörü davetçisi olduğunun en büyük delillerinden birisi
kendisinin yazdırdığı ilk metnin bir barış sözleşmesi olmasıdır.7 Hz.
Muhammed (sav), Mekke'yi fethettikten sonra da, daha önce Müslümanlara
işkence eden müşrikleri dahi serbest bırakmış, onlara büyük bir hoşgörü
göstermiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed'in gösterdiği bu üstün ahlak,
daha önce Arap toplumunda benzerine hiç rastlanmamış bir durumdu ve
insanlar arasında takdirle karşılanmaktaydı.

O dönemde fethedilen yabancı ülkelerde de gerçek adaletin uygulanması
konusunda Hz. Muhammed (sav) tüm Müslümanlara örnek olmuştur. Peygamber
Efendimiz ele geçirilen ülkelerin yerli halklarına karşı Kuran'da
bildirilen adaleti uygulamış, onlarla her iki tarafın da memnun
kalacağı ve en ufak bir mağduriyet dahi yaşamayacağı anlaşmalar
yapmıştır. Bu nedenle hangi dine veya ırka mensup olursa olsun,
fethedilen ülkelerin halkı İslam'ın getirdiği adaletten her zaman
hoşnut kalmıştır. Hz. Muhammed (sav) ve yanındaki sahabeler,
"Yarattıklarımızdan, hakka yöneltip-ileten ve onunla adaleti kılan
(uygulayan) bir ümmet vardır." (Araf Suresi, 181) ayetinde söz edildiği
gibi, insanlar arasında adaleti sağlayan bir ümmet olmuşlardır.

Arap Yarımadası'nın Güney kısmındaki Hıristiyan Necran Halkı ile
yapılan sözleşme de Peygamberimiz (sav)'in hoşgörü ve adaletinin en
güzel örneklerinden birini göstermektedir. Yapılan sözleşmenin
maddelerinden biri şu şekildedir:

"Necranlıların ve maiyetindekilerin canları, malları, dinleri varları
ve yokları, aileleri, kiliseleri ve sahip olduları herşey Allah'ın ve
Allah'ın, Peygamberinin güvencesi (himayesi) altına alınacaktır."8

Peygamberimiz (sav) bu ve benzeri anlaşmalarla, aşağıdaki ayetin toplum
içinde tecelli etmesine ve Kitap Ehlinin de Müslümanlarla birlikte
huzur ve barış dolu bir yaşam sürdürmesine vesile olmuştur:

Şüphesiz, iman edenler(le) Yahudiler, Hıristiyanlar ve sabiiler(den
kim) Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa,
artık onların Allah Katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve
onlar mahzun olmayacaklardır. (Bakara Suresi, 62)

Yukarıda verilen örnekler Peygamber Efendimizin adaletli
uygulamalarından sadece birkaçıdır. Fakat bu anlaşmalardan en önemlisi,
Peygamberimiz (sav)'in Hıristiyan, Yahudi ve müşrik topluluklarla
imzaladığı Medine Vesikası'dır. Bu sözleşme günümüzde de sıkça yazılara
konu olmakta, üzerine geniş çaplı araştırmalar yapılmaktadır.

Medine Vesikası bundan yaklaşık 1400 yıl önce, 622 yılında, farklı
inançlara sahip olan halkların taleplerine cevap vermek üzere, Hz.
Muhammed (sav)'in önderliğinde kaleme alındı ve yazılı bir hukuki
sözleşme olarak hayata geçti. Bunun sonucunda da 120 yıl boyunca
birbirine karşı düşmanca duygular besleyen farklı din ve ırklara sahip
topluluklar bu anlaşma içinde yer aldılar. Hz. Muhammed (sav) bu
sözleşme yoluyla her fırsatta birbirlerine saldıran, düşmanca duygular
besleyen ve uzlaşamayan toplulukların arasındaki çatışmaların son
bulabileceğini, onların anlaşarak birarada yaşayabileceklerini gösterdi.

Medine sözleşmesine göre herkes hiçbir baskı olmadan istediği dini,
inancı, siyasi ya da felsefi seçimi yapmakta özgürdür. Kendi
görüşlerine sahip insanlarla bir topluluk oluşturabilir. Kendi hukukunu
uygulamakta özgürdür. Ancak suç işleyen kimse hiç kimse tarafından
korunmayacaktır. Sözleşmeye taraf olan gruplar birbirleriyle
yardımlaşacak, birbirlerine destek olacaklardır ve Peygamberimiz Hz.
Muhammed'in himayesi altındadırlar. Karşılıklı taraflar arasındaki
anlaşmazlıklar Allah'ın Resulü'ne götürülecektir.

Peygamber Efendimizin hazırlattığı bu sözleşme kademeli bir biçimde 622
yılından 632'ye kadar uygulanmıştır. Bu vesika ile kan ve akrabalık
bağlarına dayalı kabile tarzı yapılanma aşılmış, coğrafi, kültürel ve
etnik kökeni tamamen birbirinden farklı insanlar biraraya gelerek, bir
birlik oluşturmuşlardır. Medine Vesikası'nda çok geniş bir din ve inanç
özgürlüğü sağlanmıştır. Bu özgürlüğü ifade eden madde şu şekildedir:

"Ben-i Avf Yahudileri, müminlerle beraber aynı ümmettirler, Yahudilerin
dinleri kendilerine, Müslümanların dinleri de kendilerinedir."9

Bu sözleşmeyle, Yahudi ve müşriklere bu üyelik hakkı tanınmıştı.
Onaltıncı maddede ise "Bize tabi olan Yahudiler, hiçbir haksızlığa
uğramaksızın ve düşmanlarıyla da yardımlaşmaksızın, yardım ve
desteğimize hak kazanacaklardır."10 denmektedir. Peygamberimiz (sav)'in
bu anlayışına sadık kalan sahabeler de ondan sonraki dönemlerde
Berberi, Budist, Brahman ve benzerlerine bu hakkı tanımakta herhangi
bir sakınca görmemişlerdir.11 Bu dönem içinde anlaşmazlıklar kolaylıkla
çözülmüş, herkes birbirinin inancına saygılı olmuş, barış ve adalet çok
uzun bir dönem boyunca devam etmiştir.

Peygamber Efendimiz Kitap Ehli ile olduğu gibi müşriklerle de toplumsal
düzeni sağlamak için bazı anlaşmalar yapmıştır. Müşriklere her zaman
için adaletle davranılmış, onların korunma ve himaye talepleri
Peygamber Efendimiz tarafından kabul edilmiştir.

Bu himaye talebi herhangi bir haksızlığa veya saldırıya uğrama
ihtimaline karşı Peygamberin korumasını talep etmek, onun yanına
sığınmak anlamını taşıyordu. Hayatı boyunca Peygamberimiz (sav)'den pek
çok gayrimüslim ve müşrik himaye talebinde bulunmuş, o da bu kişileri
himayesi altına alarak, güvenliklerini sağlamıştır. Allah Tevbe
Suresi'nde müşriklerin sığınma hakkı talep ettiklerinde, bu
taleplerinin kabul edilmesini bildirmiştir. Ayetlerde şöyle
buyrulmaktadır:

"Eğer müşriklerden biri, senden 'eman (himaye) isterse', ona eman ver;
öyle ki Allah'ın sözünü dinlemiş olsun, sonra onu 'güvenlik içinde
olacağı yere ulaştır'� (Tevbe Suresi, 6)

... Şu halde o (anlaşmalı olanlar), size karşı (doğru) bir tutum
takındıkça, siz de onlara karşı doğru bir tutum takının. Şüphesiz
Allah, muttaki olanları sever." (Tevbe Suresi, 7)

Ayette de görüldüğü gibi Allah müşriklere karşı adaletli bir tutumu
emretmiş, eğer himaye edilmek isterlerse onların güvenliklerini
sağlamayı müminler üzerine bir sorumluluk kılmıştır.

Peygamberimiz (sav) döneminde Kitap Ehli

Önceki sayfalarda yer alan örneklerde de görüldüğü gibi, Peygamber
Efendimizin Kitap Ehliyle olan ilişkilerine bakıldığında kendisinin
İslamiyet'in yayıldığı ilk yıllarda Hıristiyanlarla işbirliği yaptığı
anlaşılmaktadır. Müslümanlar Mekke'de müşrikler tarafından zulme
uğrarken, Peygamberimiz (sav) onlara Hıristiyanların yaşadığı
Habeşistan'a hicret etmelerini söylemiştir. Bu ülkenin Hıristiyan
hükümdarı Necaşi ise bölgesine hicret eden Müslümanları kabul etmiş ve
gördükleri zulümlere karşı onları korumuştur.

Kuran'da da Hz. İsa'nın yanındaki havariler Allah'a ve onun elçisine
olan bağlılıklarıyla Müslümanlara örnek olarak verilmiştir. İlk
Müslümanlar ile ilk Hıristiyanlar arasında da büyük benzerlikler
vardır. İlk iman eden topluluklar birçok sıkıntı ve işkenceye maruz
kalmalarına rağmen, elçilere olan bağlılıklarını korumuşlardır.
Kuran'da, Hz. İsa devrindeki ilk Hıristiyanların samimi iman ehli olup,
Allah'a teslim olmuş Müslümanlar olduklarından şu şekilde bahsedilir:

Nitekim İsa, onlarda inkarı sezince, dedi ki: "Allah için bana yardım
edecekler kimdir?" Havariler: "Allah'ın yardımcıları biziz; biz Allah'a
inandık, bizim gerçekten Müslümanlar olduğumuza şahid ol" dediler.
(Al-i İmran Suresi, 52)

Hani Havarilere: "Bana ve elçime iman edin" diye vahy (ilham) etmiştim;
onlar da: "İman ettik, gerçekten Müslümanlar olduğumuza sen de şahid
ol" demişlerdi. (Maide Suresi, 111)

Peygamber Efendimizin Yahudi topluluklarına karşı olan hoşgörülü tavrı
da iman edenlere güzel bir örnektir. Medine'deki anlaşma dönemi boyunca
Peygamberimiz (sav) Yahudilere ılımlı ve müsamahakar davranmıştır. Bir
hadisinde "Müslümanlarla Yahudiler arasında yardımlaşma, nasihat ve
iyilik olacaktır"12 demiş ve gerçekten de bu sözünü hayata geçirmiştir.
Peygamber Efendimizin bu adil ve hoşgörülü tutumu elbette her dinden,
her ırktan tüm insanlara yöneliktir. Peygamberimiz (sav) her türlü
ihanete, saldırıya ve tuzaklara rağmen "insanlar(daki hakların)dan
bağışlama ile (vaz) geçenlerdir" (Al-i İmran Suresi, 134) şeklinde
bildirdiği gibi her zaman için af ve bağışlama yolunu tercih etmiştir.
Ve "Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel
bir biçimde mücadele et" (Nahl Suresi, 125) ayetinde bildirildiği gibi
her zaman güzel öğütle insanları İslam'a davet etmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.webyardim.org
 
Hz. Muhammed (sav) her türlü ırkçılığ...
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
XBOXCAFE OYUNCU TOPLULUĞU PLATFORMU( www.xboxcafe.com.tr ) 2008 - 2022 :: www.webyardim.org Forumu :: WEBYARDİM FORUMU İCİN TİKLAYİN :: Dini Bölüm :: Hz. Muhammed s.a.v Efendimiz ve Diğer Peygamberler-
Buraya geçin: