www.webyardim.org Yönetici
Zodyak : Mesaj Sayısı : 7579 Yaş : 36 Nereden : BURSA Kayıt tarihi : 26/08/09 Rep Puanı : -1 Rep Puanı : 16240
| Konu: Hazret-i Meymune Bint-i Haris (r.a) Ptsi Mart 29, 2010 12:21 pm | |
| | Hazret-i Meymune Bint-i Haris (r.a) | | | Müminlerin annesi... İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular. Hazret-i Meymune, Hazret-i Abbas’ın hanımı Ümm-i Fadl’ın kızkardeşi idi. İlk nikahı Mesud İbn-i Amr İbn-i Umayr Sakafi ile oldu. Resulullahdan önce Ebu rehme İbn-i Abd ul-Uzza'nın karısı idi. Hicri 7.senede ikinci kocasıda öldü Zatı Saadetleriyle Evliliği Resulullah'ın son nikahları kendisiyle oldu. Bu nikahta Hazret-i Abbbas Ibn-i Abdulmuttalib r.a. vekaleten bulunmaktaydı. O sıralarda Zatı saadetleri umre niyetiyle Mekke'ye doğru yola çıkmışlardı. Zatı Saadetleri Umre ehramını bağladıktan sonra 500 dirhem mehriye ile kendilerini nikahladılar. Umre dönüşü Mekke'ye on millik mesafede, Serf mevkinde konakladıklarında Hz.Meymune oraya getirilmişti, evlenme merasimleri burada oldu. Resulullah efendimiz, Hicretin yedinci senesi Hayber’in fethinden sonra, Zilkade ayında, umre niyeti ile yola çıktı. Cuhfe’de bulunduğu sırada Hazret-i Abbas ile buluşunca, Hazret-i Abbas, “Ya Resulallah! Meymune binti Hâris dul kaldı. Onu kendine hanımlığa alsan olmaz mı” diye teklifte bulundu. Bunun üzerine Peygamber efendimiz Ebu Rafi ile ensardan bir zatı Mekke’ye dünürlüğe gönderdi. Hazret-i Meymune, Resulullahın kendisine dünür olduğu haberini deve üzerinde iken alınca, dedi ki: - Deve de, üzerindeki de Resulullahındır. Peygamber efendimizin teklifini severek kabul etti. Bu işin gereğinin yapılmasını da ablası Ümm-i Fadl’a, o da kocası Hazret-i Abbas’a bıraktı. Böylece Hazret-i Abbas, Hazret-i Meymune’nin nikâhlanmasında vekil oldu. Resulullah efendimiz Mekke’de umreyi tamamladıktan sonra, Medine’ye dönerlerken Şerif mevkiine gelince, Hazret-i Abbas, dörtyüz dirhem mehir ile Hazret-i Meymune’yi Resulullaha nikâhladı. Burada düğün merasimi de yapıldı.
Ahlak ve Adetleri Hz.Ayşe r.a. anlatıyor: "Meymune bizim hepimizden fazla Allahından çekinen ve sılayı rahmi gözeten bir hatun idi". Bir ara bir kadın, hastalığı sırasında adak adamış ce iyi olunca Bettül-Mukaddes'e gidip orada namaz kılayım demişti. Hak Teala kendisine şifa verir. Kadında adağını yerine getirmek için Hz.Meymune'nin yanına gelip izin ister. Hz.Meymune buyurur: "Mescid-i Nebevi'de kılınacak olan namazın sevabı diğer mescidlerde kılınacak olan namazlardan bin kere fazladır. Sen git Mescidi Nebevi'de namazını kıl." Bazen borç alır ve hayır işlerine sarfederdi. Bir ara çok borçlanmıştı, borcunu ne şekilde ödeyeceğini kendine sorduklarında: "Resulullah buyurmuştur, herkes iyi niyetle borçlanırsa, Hak Teala kendisi onun borcunu öder." Cariyesi bir ara Hz.İbn-i Abbas'ın evine gitmişti. Orada karı koca arasında bazı çekişmeler olduğunu görür, arada ufak tefek incinmeler olduğunu anlar, sorup öğrenmek ister, ev sahibi muayyen günlerde, karısının yatağını ayırmak istermiş. Hz.Meymune bunu duyunca cariyesine: "Git ve söyle, neden Resulullah'ın usülüne aykırı hareket etmek ister. Bu gibi durumlarda Resulullah bizim yatağımızda istirahat buyururlardı."
Kendisinden 46 hadis-i şerif veya başka bir rivayete göre 76 hadis-i şerif rivayet edilmiştir. Bunlardan 7 tanesi Buhârî ve Müslimde, diğerleri de çeşitli hadis ve fıkıh kitaplarında vardır. Vefatı Hicri 51 senede gelin olduğu yerde vefat etti. Düğün merasimin yapıldığı yer onun mezarı oldu. Zatı Saadetlerinin son nikahı olduğu gibi, hatunları arasında en son vefat edende o oldu. Hazret-i Meymune 671 senesinde Mekke’de hastalandığında dedi ki:
- Beni Mekke’den çıkarınız! Çünkü Resulullah efendimiz, benim Mekke’nin dışında vefat edeceğimi haber verdi. Kendisini çıkardıkları zaman, Resulullaha nikâhı yapılmış olduğu yerde vefat etti. Cenaze namazını yeğeni Hazret-i Abdullah bin Abbas kıldırdı. Cenazesi kaldırılacağı zaman Hazret-i Abdullah şöyle dedi: - Bu Resulullahın hanımıdır. Cenazeyi fazla sallamayın ve edeple yola devam edin. Hazret-i Meymune, Resulullahın son nikâhı olduğu gibi, hanımlarının da en son vefat edeni idi.
KAYNAK:
1) Kadın Sahabiler, Mevlana Niyaz, Tercüme: Prof Ali Genceli, Toker Yayınları 2) Dinimiz İslam |
| |
|